- Ana Sayfa
- Kurumsal
- Menu
-
- Bölümlerimiz
- Menu
-
- Hekimlerimiz
- Menu
-
- Galeri
- İletişim
- EN
- Ana Sayfa
- Kurumsal
- Menu
-
- Bölümlerimiz
- Menu
-
- Hekimlerimiz
- Menu
-
- Galeri
- İletişim
- EN
Şeker hastalığı olarak bilinen diyabetin, özellikle yetişkin yaşlarda başlayan tipi ülkemizde sık görülen bir hastalıktır. Bu hastalarda depresyon riski, genel toplumdaki depresyon riskinin iki katı olarak bildirilmektedir.
Depresyon; diyabete bağlı oluşabilir ve aynı zamanda diyabet için bir risk faktörüdür. Yani depresyon tanısı alan tedavi edilmemiş bireylerde diyabet ihtimali artmaktadır. Bu iki hastalığın ortak nöroendokrin düzeneği beyin ile böbrek üstü bez arasındaki eksen işlevinin uzun süreli olarak bozulması, buna bağlı kortizol düzeyinin yüksek kalması ile ilişkilidir.
Biyolojik sebeplere ek olarak diyabetin kronik bir hastalık olması, diyabete bağlı yaşam biçimi değişiklikleri ve sebep olduğu böbrek, göz, kalp hastalıkları sonucunda bozulan yaşam kalitesi gibi sosyal sebepler de depresyona zemin hazırlamaktadır.
Depresyonu olan ve olmayan diyabet hastaları karşılaştırıldığında, depresyonu olan diyabet hastalarının kan şekeri kontrollerinin daha bozuk, diyabete bağlı komplikasyon risklerinin daha yüksek olduğu gösterilmiştir. Diyabeti olan ve depresyonu sebebi ile uygun tedavi alan hastalarda, üç aylık kan şekeri ortalaması (HbA1C) azalmaktadır.
Uzm. Dr. Tuğba Göncü Akdur